Trabzon, Doğu Karadeniz’in en büyük şehri olmasının yanında Karadeniz bölgesinin de en önemli şehirlerinden biri. Adeta Doğu Karadeniz bölgesinin iç bölgelere ve dışa açılan kapısı durumunda. Siyasi açıdan ifade etmek gerekirse: çok etkili olduklarını da söylemek gerek. Her ne kadar başbakan ve Cumhurbaşkanları Rize’den çıkmışsa da siyasi teşkilatlanmanın önemli kademelerinde hep Trabzonlu isimler olmuştur. Türk futbolunun 4 büyüklerinden bir tanesi olan Trabzonspor ise şehrin vazgeçilmesi, adeta hava kadar önemli bir yapısıdır. Peki Trabzon’da nerelere gitmeli? Trabzon’da nereleri gezmeli? Yazıma başlamadan önce belirteyim: Doğu Karadeniz bölgesi mutlaka gezilmesi gereken, adeta cennetten köşelere sahip hem doğa hem de tarihi eserlerin yer aldığı mükemmel bir yer. Önümüzdeki 10 – 20 yıl sonra değerinin daha da artacağına inandığım fakat yöre halkının “sorumsuzluğu” nedeniyle tahribatlarında yaşanacağı bir bölge.
Sayfa İçerikleri
TRABZON’DA GEZİLECEK YERLER
Karadeniz’e kıyısı bulunan Trabzon’un kumsalları pek ünlü değil. Fakat “Denize girmek için” bir çok yer var; artık belediyelerde hem kadınlar için hem de herkes için denize girebilecekleri alanları oluşturma konusunda başarılı. Yine de bir Antalya kumsalı ile karşılaştırma yapamayız. Muhafazakar kesimin yaşadığı Trabzon’da özellikle öğrenci sayısının fazla olması nedeniyle homojen bir yapı yine de oluşmuş durumda: yeter ki paranız olsun! Saygılı olduktan sonra tepkilerle karşılaşmazsınız. Son dönemde arap turizminin adeta Trabzon’a akın ettiğini de belirtmek lazım.
Trabzon denince akla ilk Trabzonspor geliyor belki de ama tabii ki sporla alakamız yok: Sümela Manastırı, Uzungöl, Ayasofya Camii gibi yerler ilk akla gelen yerler. Fakat tabii ki koskoca şehri bu 3 yerle sınırlı tutmak haksızlık olur. Trabzon’un Yomra ve Akçaabat ilçelerinde plaja gidebilirsiniz. Sürmene, Maçka tarihi eserleri ile meşhur yerler. Maçka’da rafting yapma şansınız da vardı en son ama şuan devam ediyor mu bilmiyorum. Yine Maçka’da birden fazla manastır olduğunu da ekleyeyim. Eskiden iç bölgelerle iletişim Maçka üzerinden kurulduğu için, bu bölgede bir çok manastır kurulmuş olsa gerek. Son dönemde terör örgütü PKK’nın da burada bir kaç eylem yaptığını not edeyim. Hem kültürel, hem sportif, hem de tarihi açıdan gezebileceğiniz yerler Trabzon’da mevcut.
TRABZON’A NASIL GİDİLİR?
Tabii ki bir yere gezi düzenlemeden önce, gezi planının yapılması gerekiyor. Nasıl gidilir, ne ile gidilir? sorularının cevabını bulmadan yola çıkmak, yanlış bir hareket olur. Trabzon, bölgenin ilk havalimanına sahip kenti. Trabzon havalimanına ülkemizin değişik illerinden aktarmalı/aktarmasız uçuşlar haftanın her günü mevcut. Yurtdışından gelenler İstanbul aktarmalı bir şekilde Trabzon’a ulaşabiliyor. Onun dışında herhangi bir ilden gelmek isteyenler direk otobüslerle Trabzon’a ulaşabiliyor. Trabzon’un otogarı büyük ama eski; umarım ilerde yenilenir. Trabzon’a gelen otobüslerin bir çoğunun konforlu ve kullanışlı olduğunu da belirteyim. Ulusal taşımacılık yapan neredeyse her firma Trabzon’a otobüs kaldırıyor. THY dahil bir çok uçak firması da neredeyse haftanın her günü bir kaç kez sefer düzenliyor.
TRABZON’DA NEREDE KALABİLİRİM?
Trabzon, oteller konusunda zengin bir ilimiz. Bir çok ünlü otelin şubesi Trabzon merkezde var. Bunun dışında gideceğiniz doğa turu veya tarihi eser ziyaretlerinde konaklayabileceğiniz yıldızı bol otel/motel/pansiyonda yer alıyor. Eğer uzun süre Trabzon ve çevresinde gezecekseniz size önerim herhangi bir aparttan daire kiralamanız. Bunun için havalimanının hemen üst kısmında genelde öğrencilerin kaldığı apartlarda yer bulabilirsiniz. Bu apartlar hem havalimanına/otogara yakın hem de turistik mekanlara ulaşımı kolay.
Yazımın devam eden kısmında Trabzon’da görülmesi gereken yerlerin listesini görüntüleyebileceksiniz. Size ipucu vermesi açısından listede yer alan eserlerin, yerlerin, mekanların vs. bir çok resmini de yazıya ekledim.
YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN BİR SONRAKİ SAYFAYA GEÇİNİZ.
TRABZON’DA MUTLAKA GÖRÜLMESİ GEREKEN YERLER
Şimdi gelelim Trabzon turuna. Trabzon’da gezilecek yerleri bir çok forumda, sitede yazan belirli yerlerle sınırlamamanızı öneririm: her turiste ilk olarak Sümela ve Uzungöl öneriliyor ama artık buraların bir esprisi kalmadı bana göre. Tabii ki ilk kez Trabzon’a geliyorsanız Sümela ve Uzungöl’ü gezin ama bunlarla sakın sınırlı kalmayın, daha güzel yerlerde var.
Şimdi ben size hepsini gezdiğim, gördüğüm Trabzon’da gezilebilecek yerler listesini paylaşıyorum:
1. Sümela Manastırı: Trabzon’un Maçka ilçesinde yer alan Sümela Manastırı’nın yapım tarihi M.S. 365-395 yılları arası sanılmaktadır. Aynı gece iki rahip rüyalarında, Sümela Manastırı’nın bulunduğu yerde Hz. İsa ve Hz. Meryem’i görmüş ve gördükleri yere manastırı inşa etmişler şeklinde bir de hikayesi vardır. Sümela Manastırı, mimarisi ve muhteşem manzarasıyla Trabzon’da mutlaka görülmesi gereken turistik bir yer. Muhteşem bir manzarası var dediğim gibi; bunun yanında o uzun basamakları tırmanırken tarihle iç içe olacaksınız. Çevresinde oturup çay içebileceğiniz yerler var ama konaklama yok. Manastıra minibüslerle de gidebilirsiniz şehir merkezinden, kendi arabanızla da… Manastır kısmına geldiğinizde ufak bir ödeme de yapıyorsunuz. İçeri girişte ücretli. Yabancı turistlerin en çok ziyaret ettiği yerlerden biri.
2. Trabzon Kalesi: Trabzon Kalesi şehrin en yüksek tepesinde yer almaktadır. Denizden gelebilecek olan saldırıları önlemek amacıyla inşa edilen Trabzon Kalesi, yukarı hisar, orta hisar ve aşağı hisar olmak üzere üç bölümden oluşmaktadır. Bir tarafı deniz, bir tarafı yeşilliklerle çevrili olan kale, Trabzon’un gezilmesi gereken en turistik yerlerinden biri. Hisar çevresinde belediye ve kamu binalarının merkezleri kurulmuş durumda. Trabzon ilçelerinden bir tanesinin adının da Ortahisar olduğunu ekleyeyim. Aslında bu kale surlarını şehir içerisinde dolaşırken de görebilirsiniz. O yüzden “buraya da uğrayalım” diyerek planınıza dahil etmenize gerek yok.
3. Vazelon Manastırı: Vazelon Manastırı’nın kuruluş tarihi M.S. 270 yılı olarak tahmin ediliyor. Manastırın İncil’deki Vaftizci Yahya Peygamber’e adandığı söylenmektedir. Bölgenin en eski manastırı olma özelliğini taşıyan Vazelon Manastırı Trabzon’un önde gelen tarihi ve turistik yerlerinden biri. Maçka ilçesinin Kiremitli köyünün 7 km batısında çam ormanları içerisinde bulunur. Sümela Manastırı’nın popüler olması nedeniyle, ihmal edilen bir tarihi eser. Bu arada bu manastırın minyatürü olacak şekilde bir kızlar manastırı denilen yer de var. İlginç bir tanımlama. Neden kızlar manastırı dendi bilmiyorum. Onu da listenize ekleyebilirsiniz.
Bu arada manastıra gidildiğinde nasıl ulaşılır sorusuna cevap vermesi açısından şöyle bir görsel de paylaşayım fakat tabii ki ilerleyen zamanlarda bu uzaklıkta ortadan kalkmış olabilir:
Yazıya devam etmek için bir sonraki sayfaya geçiniz.
4. Uzungöl: Uzun Göl, heyelan sonucu dere yatağının tabii baraj şeklinde kapanması sonucu oluşmuştur. Sık ormanları ve doğal güzelliğiyle turistler açısından oldukça cezbedici bir yerdir. Doğaseverler için burada doğa yürüyüşü, bisiklet turları yapma imkanı da bulunmaktadır. Yöre halkı da oraya tatile geliyor, çeşitli illerden de gelenler oluyor. Piknik yapanlar da oluyor. Arap turistlerin en çok gittiği yerlerden biri olarak dikkati çekiyor. uzungöl nerede? sorusuna da cevap verelim: Uzungöl Trabzon ilinin Çaykara İlçesinde yer alıyor. Kendinize ait araçla veya herhangi bir tur operatörü yardımıyla uzungöle gidebilirsiniz.
Uzungöl’de çeşitli konaklama olanakları da mevcut. Fakat son dönemde özellikle sosyal medya ve sözlüklerde yöre halkı ile esnafın yabancı turistler nedeniyle yüksek ücretler talep ettiği yönünde tepkiler var. Buna dikkat etmenizi öneririm. Bir de uzungöl, eski uzungöl değil; çok fazla yapılaşma ortaya çıktı. İşte korkum da bu yüzden: 20 yıl sonra yeşil alan kalmayacak! Bu arada uzungöle gittiğinizde yüksek yerlere çıkıp manzaranın keyfini sürmeyi de unutmayın. Bisikletle yapılan turlarda mevcut. Bir adet kiralayın, gezin.
5. Ayafosya Müzesi: 1250-1260 yılları arasında, Trabzon imparatorluğunun Komnenos Ailesinden Kral I. Manuel tarafından kilise olarak yaptırılmıştır. Daha sonraki yıllarda hastane ve cami olarak kullanılan kilise, restorasyon çalışmaları sonucu günümüzde hem müze hem de camii olarak kullanılmakta ve Trabzon’un en çok ziyaret edilen noktalarından biri olarak yer almaktadır. Yabancılar sıkça ziyaret eder. Ben de birkaç kez namaz kıldım burada. Aslında adı artık Ayasofya Müzesi değil Ayasofya Camii olarak da geçiyor. Müezzin ve imamı da var. Tarihi bir yer; manzarası falan da yok. Denize sıfır neredeyse. Fakat görülmeli. Bahçesinde savaştan kalma toplarda var.
6. Peristera Manastırı: Manastır 752 yılında 250 – 300 metrelik bir kayanın üzerine inşa edildi. Temiz bir havası ve eşsiz manzarasıyla Trabzon’a gelen yabancı turistlerin oldukça yoğun ilgi gösterdiği yerlerden biri. Bir adı da Hızır İlyas manastırıdır. 300 metrelik bir kaya kütlesinin tepesine kurulması nedeniyle Yunanistan’da yer alan Meteora manastırına da benzetilir. Trabzon’un Maçka ilçesinin Şimşirli Köyü yakınlarında yer alan manastırın günümüzde sadece temelleri kalmıştır.
7. Bedesten: Bedesten Osmanlı döneminin kapalı çarşıları olarak bilinir. Trabzon’da şehir merkezinde yer alan bedesten, şehrin en eski yapılarından biridir. Yavuz Sultan Selim’in annesi Gülbahar Hatun vakıfları arasında yer alan bedesten Türk Bedestenleri içerisinde tek kubbeli tek örnektir. Bedesten’de bir ara büyük bir yangın çıktığını da hatırlatayım.
Yazıya devam etmek için bir sonraki sayfaya geçiniz.
8. Boztepe: Trabzon’u tepeden görmek istiyorsanız, mutlaka Boztepe’yi ziyaret etmelisiniz. Boztepe, muhteşem gün batımı manzarasıyla ve temiz havasıyla, hem turistler hem de yöre halkı tarafından oldukça ilgi gören bir yer. Manzaraya karşı bir demlik çay içmenizi mutlaka öneriyorum. Trabzon merkezde yer alan Boztepe’ye meydandan kalkan minibüsler ile ulaşabilirsiniz. Kendi aracınızla da çıkabilirsiniz fakat park sorunu yaşayabilirsiniz. Merkeze çok yakın; Ordu Boztepe kadar olmasa da yüksek bir yerde. Bol bol fotoğraf çekineceksiniz, eminim. Boztepe için “Trabzon’a kuş bakışı” tabirini kullanmak yeterli herhalde.
9. Trabzon Yaylaları: Tarihiyle olduğu kadar doğasıyla da ünlü bir şehir Trabzon. Şehir, birbirinden güzel yaylalarıyla doğaseverlerin akınına uğramakta. Özellikle Lapazan Yaylası, Garester Yaylası, Haldizen Yaylası, Şerah Köyü, Şekersu Yaylası bunlardan bir kaçı. Sera Gölü Yaylası, Maçka-Mavura Yaylası , Maçka-Kiraz Yaylası, Sultanmurat Yaylası, şehrin oldukça fazla turist çeken önemli yaylalarından bazıları. Hıdırnebi yaylası için ayrı bir paranter açmak istiyorum. “Oksijen yuvası” olarak nitelendirilebilecek Hıdırnebi yaylasında her yaz organizasyonlar da yapılıyor. Son dönemde ön plana çıkan bir yer Hıdırnebi Yaylası. Mutlaka bu yaylaları gezin derim. Tatilin keyfini buralarda sürersiniz. Dinlenmek için birebir yerler. Ulaşım ve konaklama konusunda 5 yıldızlı bir ortam beklemeyin tabii; devletimiz bunlar için de uğraşıyor ama yöre halkının çabalarıyla (!) bu yaylalarda konaklamak için yerler de hazırlanmış. Bir çoğunda elektrik de var.
10. St.Anna (Küçük Ayvasıl) Kilisesi: 7. yüzyılda inşa edilmiş kilise Trabzon’da ayakta kalabilen en eski kiliselerdendir. Yapı, üç nefli ve üç apsisli bir bazilikadır ve yapının içerisinde fresk kalıntıları bulunmaktadır. Küçük Ayvasıl Kilisesi’nin güneydeki giriş kapısında bir Bizans kabartması (mermer levha üzerinde) ile 884-885 tarihinde I. Basil zamanına ait onarım kitabesi bulunmaktadır. Sütün başlıkları iyon tarzında olup çatısı kiremitle örtülmüştür. 1923 yılına kadar kilise olarak faaliyetini sürdüren Küçük Ayvasıl Kilisesi daha sonra belediye tarafından süt tozu ve incir deposu olarak kullanılmış, bir çok yangın vs nedeniyle iç duvarlarındaki frenklerin çoğu da tahrip olmuştur. 1999 yılında Valilikce restore edilmiştir. Kilise, Trabzon’un Çarşı mahallesinde yer alıyor. Moloz dolmuş durağında kime sorsanız gösterir.
Yazıya devam etmek için bir sonraki sayfaya geçiniz.
11. Trabzon Atatürk Köşkü Müzesi: Atatürk, 15-17 Eylül 1924 tarihlerinde Trabzon’a ilk kez geldiğinde günümüzde Trabzon Müzesi olarak düzenlenen konakta ağırlanmıştır. Trabzon’a hakim Soğuksu sırtlarında, çam ormanları içinde yer alan bina, Kostantin Kabayanidis tarafından 1890 yılında yazlık olarak yaptırılmıştır. Bina 1930 yılında Trabzon Özel İdaresince tescil edilerek İl Daimi Encümeninin 18.5.1931 tarih ve 361 sayılı kararıyla Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine “ temlik” edilmiştir. Daha sonra Trabzon’dan oluşturulan bir heyet Ankara’ya giderek köşkün tapusunu ve anahtarını Atatürk’e teslim etmiştir. Binada Atatürk Trabzon’a 3. kez geldiğinde 2 gün kalmıştır. Haftanın 7 günü açık olan müzeye Atatürk Alanından her yarım saatte bir kalkan Belediye otobüsleri ile ulaşım sağlanmaktadır. Müzede, 19. yy sonu ile 20. yy ait, mobilyalar, porselenler, halılar vb. ile Atatürk’e ait tablolardan oluşan Etnografik nitelikli 344 adet eser sergilenmektedir. Trabzon tarihiyle ilgili tarihi eserlerden müzede yer alıyor.
12. Forum Trabzon: Trabzon’da kurulan 2. AVM sanırım. Fakat diğerlerini geçti. Merkezi olması, büyük olması, havalimanına yakın olması, ülkemizin en kalabalık kampüslerinden olan Kanuni Kampüsü’ne yakın olması nedeniyle uğrak yerlerinden biri. Öğrenci olduğu zamanlarda yer bulmak bile zor. Artık kapasitesinden fazlasına hizmet veriyor diyebiliriz. Otoparkı büyük ama artık yetmiyor. Sinema seçeneği de var. Tabii diğer alışveriş merkezlerine haksızlık da olmasın: Varlıbaş’a da gidin mesela.
Diğer Alışveriş merkezlerini de paylaşalım ayıp olmasın:
13. Çal Mağazası: Trabzon’un Düzköy ilçesinde yer alan mağara dünyanın en uzun ikinci mağarası olarak da kabul ediliyor. Mağaranın içerisinden bir derenin aktığını da belirteyim. Yağışlı mevsimlerde mağaranın içindeki suyun derinliği 50 cm.’ye kadar yükselirken, yaz aylarında bu seviye 25-30 cm.’ye kadar düşmektedir. 2000 yılında Trabzon İl Özel İdaresi tarafından çeşitli düzenlemeler yapılarak turizme açılan mağara, 2003 yılından bu yana ziyaretçilere açık durumda.
14. Zağnos Vadisi: Trabzon şehrine yapılan en güzel yeşil mimari alanlardan bir tanesidir. Yanlış hatırlamıyorsam seçim vaadlerinden de bir tanesiydi. Belediyenin yoğun çabası sonucu hizmete açıldı. Havanın güzel olduğu günlerde ziyaret edilmesi gereken bir yer. İçerisinde parklar da mevcut. Tam anlamıyla bittiğinde daha da güzel olacağına inanıyorum. Zağnos Vadisi projesi ben bu yazıyı yazdığım da tam olarak bitmemişti.
Yazıya devam etmek için bir sonraki sayfaya geçiniz.
15. Altındere Vadisi Milli Parkı: 1987 yılında milli park ilan edilen Altındere Vadisi, Sümela Manastırı’nı da içine alan 4.468 hektarlık bir alanı kaplıyor. Daha çok doğa turizmine yönelik gezi planı düzenleyenlere hitap eden bir bölge. Duvarları dik ve derin bir vadi içinden akan Altındere, Doğu Karadeniz Bölgesi otsu ve odunsu florasına ait örnekler sergilemektedir. Botanik turizmle ilgilenenlerin yoğun uğradığı bir yer diyebiliriz.
16. Gülbahar Hatun Cami: Büyük İmaret Cami ya da Hâtûniye Camii olarak da bilinen tarihi eser, Yavuz Sultan Selim’in annesi adına 1514 yılında yaptırılmış bir camii. Kendi adıyla anılan mahallede yer alan camii’nin çevresinde Medrese, İmaret, Mektep, Darü’l-Kurra ve Türbe ile bir Külliye yer alıyordu fakat günümüzde sadece türbe ve camii kaldı diyebiliriz. Giriş kapısı üzerindeki kitabe, caminin 1885 yılında onarıldığını bildirir. Trabzon’un en ünlü camisi olarak bilinir. Yanında yer alan Gülbahar Hatun Türbesi’ni de ziyaret etmeyi unutmayın.
17. Trabzon Rus Pazarı: Burayı özellikle yazıyorum. İlginç bir yer. İllegal alışverişlerinde olduğu bir yer tabii ki. Rus pazarı denmesinin sebebi, SSCB dağılmadan öncesinde bu ismin verilmesi. SSCB’den ayrılan devletlere mensup vatandaşların satış yaptığı bir yer bu pazar. Her türlü periskop, torpido, sırt kaşıma gereci, warez cd, vitamin hapları, milyarlarca toka bulabileceğiniz bir mekandı. Şimdilerde kaldı mı bilmiyorum tabii.
18. Kaymaklı Manastırı: Trabzon’un 3 km güneydoğusunda Boztepe’nin Değirmendere vadisine bakan yakasında 1424 yılında yapılmış bir ermeni kilisesidir. Eski adı Amenapırgiç Ermeni Kilisesi’dir. Trabzon bölgesinin Ermenileri için en önemli ibadethane olarak kullanılmıştı fakat 1915 Ermeni soykırımı’ndan sonra ise harabeye dönmüştür. 17. yüzyılda boyanmış olan tarihî freskoların çoğu çürümüştür.
Yazıya devam etmek için bir sonraki sayfaya geçiniz.
19. Trabzon Fatih Camii: Trabzon’da Fatih Camii bir kaç tane olabilir fakat benim bahsettiğim camii Ortahisar ilçesinde bulunan camii. Aslında bir kiliseydi; Orijinal yapı ismi Pagan Chrysokephalos Kilisesi’ydi fakat Trabzon’un fethi sonrası adı değiştirildi diyelim. Yapı altınbaşlı Meryem Kilisesi Chrysokephalos olarak adlandırılmıştır. Kuruluşu 914 yılına kadar inmektedir. 1461 Trabzon’un fethine kadar hem bir manastır hemde kilise olarak hizmet etmiştir. Osmanlı’nın en güzel sanat eser örnekleri bu camide bulunmaktadır. Kilise , Trabzon Pontus İmparatorluğunun zirve döneminde, İmparator John II Megas Komnenos’a ve önde gelenler için 1297 yılında dinlenme yeri olarak yapılmıştır. Daha sonra 1364’da Metropolitan Niphon ve 1429’de İmparator Alexios IV Megas Komnenos kullanmıştır. Osmanlı zamanında Fatih Sultan Mehmet, kiliseyi camiye çevirmiş ve ardından ilk namazı kılmıştır . Bina bitişiğinde medrese de mevcuttur. Ortahisar Fatih Camii olarak bilinir.
20. Yeni Cuma Camii: Trabzon’un kurtarıcı ve koruyucu azizi Eugenios’a ithaf edilerek yapılan bu tarihi eser ilk başta kilise olarak inşa edilmişti. Araştırmacılar ilk yapının bazilika olduğunu belirtmektedir. Ayrıca 1291 yılına ait bir kitabe bulunmuştur. Bugünkü yapının 14. Yüzyılda haç planlı olarak inşa edildiği muhtemeldir. rabzon’un fethinden sonra camiye çevrilen yapıya kuzey giriş kısmı ile minare ilave edilmiştir. Caminin içinde çok değerli kalem işi süslemeler vardır. Pandantiflerin yazıları ünlü hattat Hafız Hasan Rıfat’ın eseridir.
Ben Trabzon hakkında gezebileceğiniz 20 alternatifi sizlere sundum. Tabii ki bunlar bile yeterli değil; mesela Beşirli Sahil’inde balık ekmek yemeyi unutmayın. Akçaabat’a gidip meşhur köfteden yemeden Trabzon’dan ayrılmayın. Sürmene’ye gidip meşhur bıçaklardan almadan geçmeyin. İskenderpaşa, Hızırbey, Çarşı, Erdoğdu Bey, Tavanlı Camii gibi camileri de ek olarak ziyaret edebilirsiniz; tarihi yerlerdir bunlarda. Meydan hamamı, Sekiz Direkli Hamam gibi Spa merkezlerine de gidebilirsiniz. Cevahir Outlet, Mirapark Alışveriş Merkezi gibi yerlere giderek hediyelik eşya alabilirsiniz. Trabzon Devlet Tiyatrosu’nda veya Atatürk Kültür Merkezi’ndeki etkinlik ve gösterileri de kontrol edin derim.
Trabzon turizm konusunda günden güne gelişiyor. Devletinde bunda katkısı büyük. Bunun yanında “taze para” yöre halkını da turizm konusunda yatırımlara yöneltmiş durumda. Tabii ki bu çabalar ticari kaygı güdüyor. Trabzon’u gezmek için kültürel, tarihi turlarda düzenleniyor. Trabzon’dan sonra Rize’ye geçmeyi de unutmayın. Ordu, Giresun ve Artvin’de de doğal güzelliklerin sizleri beklediğini bilin.
İyi gezmeler.
Umarım size faydalı olmuştur!