Kitap yorum: Sultanı Öldürmek

sultanı öldürmekCinayet romanlarını okumaya başladığımda, türk yazarlara karşı biraz önyargılı davranmıştım fakat sonradan Komiser Nevzat, Ali ve Zeynep karakterleriyle ve ahmet ümit ile tanıştım. Genellikle fantastik veya tarihi romanlar okurken, kendimi birden cinayet romanlarının içerisinde bulmuştum ve yazarı da önyargılı olduğum bir türktü: Ahmet Ümit. Kendisi ile tanışmam biraz geç oldu; fakat güç olmadı diyebilirim: çıkan bir çok kitabını okudum. En son kitabını da; son zamanlarda kitap dünyasını pek takip edemediğim için biraz geç elde ettim. Yazdığı romandaki mekanların yer aldığı bir imza günü haber makalesini okuduktan sonra, kitabın ismini not ettim ve şansıma doğum günüme rastladığı için arkadaşlarımdan biri bana aldı.

Kitabı elinize aldığınızda, ansiklopedilere benzeyen kalın hali sizi korkutabilir. Bu kadar uzun bir romanda cinayeti nasıl işleyecek sorusu aklıma geldi. Tabii ki konusu ve arka kapağındaki konu da; her türkün içinde yer alan milliyetçilik duygusunu kabartan cinstendi: Fatih Sultan Mehmet ismi geçiyordu ve Osmanlı dönemi ile günümüz arasında kitabı okurken mekik dokuyacağımızı tahmin edebiliyordum. Ki öyle de oldu. :)

Kitabın kalın olmasına bakmayın; bir kaç gün içerisinde yaşananları okuyacağız hep birlikte… Kitapta iki sultanın öldürüldüğüne kafa yoracağız; birisi hepimizin tanıdığı, bildiği II.Mehmed , diğeri de kitabımızın baş kahramanı Müştak Serhazin‘in sultanı olan, 21 yıldır aşık olduğu Nüzhet Hanım… Her bölümde yeni soruları çözerken, yine de cinayet zanlısına yaklaşamamanın burukluğu olacak içimizde. İlginç bir hastalık türü de bizi bekliyor olacak. Bunun yanında; yıllardır süre gelen olağanüstü bir aşkın esiri Müştak Bey’in mesleği nedeniyle tarihi yolculuklara çıkacağız. Yazarın amacı da bizleri kitabı okurken, aynı zamanda sorgulamak… Yani; biz ne düşünüyorduk tarihimiz hakkında? ve tam o anda acaba katil kim?

Cinayet romanı okurken ayrıntılar çok önemli fakat yazarımız detaylara o kadar girmiş ki; bir yerden sonra sıkılabilirsiniz. Fakat benim gibi hem tarih, hem de detayları kafanızda canlandırıp film izler hale getirmeyi seviyorsanız sizin için biçilmiş bir kitap diyebilirim.

Komiser nevzat ve ekibi ilk defa yan roldeler. Yani, kurgu baştan sonra müştak bey in izinde ilerliyor. Diğer karakterlere geçiş yok. Bir nevi biz de müştak bey oluyoruz. :)

İyi bir kitap, iyi bir roman… Ve bittiğinde aklınıza gelecek onlarca soru var; beni gerçekten etkileyen 2 soruyu buraya yazmak istiyorum: birincisi, Fatih Sultan Mehmet gerçekten son seferini nereye yapıyordu ( kitapta bir olasılıktan bahsetti ki tüylerim diken diken oldu ) ikincisi de gerçekten bu büyük padişah zehirlendi mi?

bakalım siz ne yönde kararlar vereceksiniz bu sorular ışığında. :)

İyi okumalar.

Not: Bana göre ülkemizde çıkan bu tip cinayet romanlarının çizgi kliplerinin hazırlanması gerek. Kitaba olan ilgiyi çekmek için böyle bir yöntem yapılabilir. Ama neden yapmıyorlar bilemiyorum. :)

 

Yazı gezinmesi

Mobil sürümden çık