Sinekritik: PK

pk-afis

pk-afisHint sineması son zamanlarda özellikle gençler arasında çok tutuldu. Müzikal yapısını muhafaza etmesine rağmen izlenilirlik olarak hala üst düzey filmler yapmaya devam ediyorlar. Aamir Khan ise Hint sinemasının son dönemine damga vuran bir isim: hem oyunculuk hem de yapımcı olarak. PK filminin de hem yapımcı hem de oyuncu kadrosunda yer alıyor ve yine mükemmel bir film ortaya çıkıyor. Aslında burada en az Aamir Khan kadar tebrik edilmesi gereken kişi 3 İdiot filmi ile de karşımıza çıkan PK’nın da yönetmeni ve yapımcısı olan Rajkumar Hirani‘dir. Her filminde olduğu gibi bu filmde de toplumsal mesaj vermekten vazgeçmemiştir. Rajkumar Hirani ve Aamir Khan bu filmle çıtayı biraz daha yükselttiler diyebiliriz. Bu ikili daha iyisini yapana kadar en iyilerden biri kesinlikle bu film. PK oyuncu kadrosunda ise Anushka Sharma, Boman Irani, Sanjay Dutt, Saurabh Shukla, Sushant Singh Rajput gibi isimlerde yer almaktadır. İki tür tanrı vardır; bizi yaratan ve bizim yarattıklarımız… Filmin kısa ve net özeti aslında bu.

P.K. aslında bir uzaylı. Şehire daha doğrusu dünyaya yabancı fakat tanımak isteyen bir yabancı. Temele indiğimizde ise bir şehirdeki yabancının düşünceler komedisidir aslında. P.K. ( Aamir Khan) Daha önce kimsenin sormadığı sorular sorar. Bunlar masum, çocuk gibi sorulardır ama cevapları enteresandır. P.K.’in masum gözlerini gören insanlar kendi monoton hayatlarını gözden geçirirler. P.K.’in sadık arkadaşları ve dostları olur. Kırık kalpleri düzeltir, öfkeleri dindirir. P.K.’in çocuksu merakı kendisi ve milyonlarca insan için manevi bir yolculuğa dönüşür. Film karmaşık felsefelerin iddialı ve benzersiz yönlerini orijinal bir şekilde ortaya koyuyor. Ayrıca basit, kahkaha dolu, insani bir aşk masalı da süre gidiyor. Sonuç olarak ayrı dünyalardan gelen yabancılar arasında dostluk destanı işlenmiş diyebiliriz. (sinemalar)

PK muazzam bir film. Yorumlamak bile o kadar zor ki; hangi açıdan bakarsak bak bir maden gibi. İzlerken güldüren, güldürürken düşündüren, bazı yerlerde ” aa gerçekten öyle”  , bazı yerlerde ise ” hayır orası öyle değil ” dedirten, soru sordurtan, soru cevaplatan, beyin çalıştıran, duygulandıran, ağlatan, Aamir’in oyunculuğuna bir kez daha hayran bıraktıran süper bir film, PK. Herhalde en önemli konu yönetmen. Filmi izlerken 3 idiot havasını o kadar çok sezdim ki aslında bunun Aamir Khan’dan kaynaklandığını düşünüyordum; meğer maharet yönetmendeymiş. Yönetmen diğer filmlerinde ki güldürüsü, eğlencesi ve sürükleyiciliğini bu filmde de konuşturmuştur. Ayrıca 3 İdiot kadrosundan 4 kişiyi tekrar kullanmış olması kendisine kadro oluşturduğunun göstergesidir.

Bu filmde de karşımıza Hindistan‘da ortaya çıkan en büyük sorun olan dini ele alıyor. Aslında film çıktığı anda birçok ülke de dini kötülüyor diye ağır eleştirilere maruz kalmıştı ancak filmin tamamını izleyen biri aslında PK gibi düşünmeye başlayacaktır eminim. Dini kullanan kapitalist düşünce ve buna maruz kalanları fantastik bir temayla anlatmaları işe iyice komedi katmış. Bu kadar güzel bir mesajı ancak bu kadar güzel bir hikayeyle anlatabilirsin. Aslında filmle değil de filmden yola çıkarak sorgulayan güncel olaylar hakkında yorum yapmak istiyordum ama filmin bu olumlu bakış açısı o kadar üzerime sindi ki şu günü mahveden doğruyla yanlışın birbirine karıştığı düşüncelerden biraz sıyrılıp filmin güzelliği hakkında bir replik paylaşmak en doğrusu gibi geldi. Ancak ondan önce kısaca şuna değinim bakın tüm dinleri eleştiren hatta Tanrı’nın olmadığını bile düşündüren bir film yapıyorsun ve bunu yaparken hiç bir dini inancı alçaltıcı aşşağılayıcı bir tavır takınmıyorsun. Yani tepki çekmeden eleştire yapabilen insanlar aslında asıl aydınlık… Filmi izlerken ben de her Müslüman kadar ” Acaba bizim dinimize laf atacaklar mı? ” diye düşünmedim değil: fakat dinlere olan bakış açısının hakaret olmadan düzeyli ve mantıklı sorular ve cümleler olduğunu görünce rahatladım diyebilirim. Hristiyanlıktan tutun da Hint dinlerinin bir çoğundan esintiler gördüğümüz filmde Müslümanlar hakkında tek bir sahne vardı belki de ve işin ilginç tarafı filmde bazı sahnelerde arka planda ezan seslerini duyabiliyorsunuz. Acaba bununla yönetmen bir mesaj vermek istedi mi bilemiyorum. Ayrıca final sahnesinde terörist saldırının hemen Müslümanların üzerine atılması da çok gerçekçi idi. Ve tabii ki iki aşık insanın Hint – Pakistan sorunu eşliğinde ailelerinden aldıkları tepkiyi de söylemek gerek.

Amir Khan kendi filmleriyle, kendisiyle yarışıyor adeta. Her filmde farklı karakterleri başarıyla canlandırıyor. Uzaylı tiplemesi ise çok başarılıydı; yürüyüşü, bakışları: hani uzaylı nasıl bir şey bilmiyoruz tabii ama farklı davranması bile yetti diyebilirim. Uzay gemisinden çıplak şekilde inmesi ve çölde yürümesi sizlere Terminatör filminin o gelecekten günümüze geldiği anı hatırlatabilir. Bunun yanında PK’nın kulakları da ünlü uzay dizisindeki Spock karakterinin kulaklarını aklınıza getirebilir. 50 yaşındaki mükemmeliyetçi Aamir’in çocuksu imajı da filmin sıcaklığını arttırmış ki oyunculuklar da bir o kadar başarılıydı. Anushka Sharma’ın oynadığı karakter olan Jaggu, film için çok önemli: hem aşkı, hem arayışı, hem de dostluğu bünyesinde barındıran biri: değişik bir güzelliği ve çekiciliği olduğu da bir gerçek. Boman Irani ise 3 idiot filmindeki üniversite rektörü karakteri ile hafızalarda yer edinmiş biriydi bizler için; burada da bir haber kanalı müdürü olarak karşımıza çıkıyor. Filmde olması bile yeterliydi. Sushant Singh Rajput ise tam bir aşk filmlerinde hüzünlü hüzünlü bakacak aktör: yüzü, imajı, gülüşü buna olanak sağlıyor. Hint gençliği için fenomen olacağı kesin. Filmin sonunda ise bir sürpriz var: barfi filmi ile tanınan Ranbir Kapoor’u Aamir Khan ile yan yana gördük bir kaç saniye. Daha uzun olması dileğiyle…

Hint sineması düşük bütçe ve sefil imkanlara rağmen bir çok sinema filmine kök söktürdüğünü bir kez daha kanıtladı bizlere bu film ile. Müzikalleri de En iyi Hint müzikallerinden sayılabilir. Sözler ve danslar çok iyiydi. PK filmi ise insanları gerçekten önemli noktaları göz önünde bulundurması gereken konulara yönlendirmiş diyebiliriz. Final sahnesinde ise ağlamayan insan, robot falandır herhalde diyebilirim! Gerçekten etkileyiciydi. Böyle bir film için öncelikle Rajkumar Hirani’ye sonra da Aamir Khan’a ne kadar teşekkür etsek azdır…

İyi seyirler.

 

Yazı gezinmesi

Mobil sürümden çık