David Baldacci, bir çok romanı değişik dillere çevrilmiş, yazdığı her kitap bestseller listelerine giren bir yazar. 1997 yılında People dergisi tarafından dünyanın en önemli 50 insanından biri seçilmiş: bunun yanında Amerika’da okuryazarlığı arttırmak için eşi ile birlikte kar amacı gütmeyen bir dernek bile kurmuşlar. Ülkemizde yeteri kadar duyulmadığını düşünüyorum: kitapları bir aksiyon filminden farksız yapıda ve bir çırpıda okunuyor. Daha önce Asıl Gerçek adlı kitabını okumuştum ki her kitap kurduna mutlaka öneriyorum: Asıl Gerçek kitabını okuyun! Asıl Gerçek romanı hakkında bir yazı da yazmıştım. Yazarın okuduğum ikinci romanının ismi ise Bedeli Ödenen Günahlar. Asıl Gerçek ile Bedeli Ödenen Günahlar aslında bir seri diye nitelendirilebilir: çünkü ana karakterimiz yine aynı kişi. Fakat iki kitap arasındaki tek bağ da bu diyebiliriz: bir de Bedeli ödenen günahlar final kısmına doğru ilk kitaptaki kadın ortaya çıkıyor, o kadar. Bedeli Ödenen Günahlar romanı genelde süpermarketlerde indirimli kitaplar reyonunda görebileceğiniz türden bir kitap. Fakat başarılı, sürükleyici ve film tadında olduğu kesin.
Bedeli Ödenen Günahlar, çok hızlı ve etkileyici bir başlangıç bölümüyle sizi sarıyor fakat sonrasında kurgunun derinliğini anlamak adına sıkıcı bir boyuta geçiyor. Konu ilerledikçe tempo ve heyecan ise yükselmeye başlıyor: aksiyonun dozajı artıyor. Siz de kendinizi öykünün akışına kaptırıyorsunuz zaten: bir bakmışsınız, kitap bitmiş!
Bedeli Ödenen Günahlar romanının konusuna gelirsek: Shaw dünyadaki bir çok devletin bir araya gelip kurduğu gizli ve yasal olmayan bir örgütün en önemli ajanıdır. Bu sefer görevi Müslüman gruplara nükleer silah satmak isteyen Kanadalı bir iş adamını durdurmak. Fakat işler istedikleri gibi gitmez. Aynı anda Janie ve ekibi de iş adamının peşine düşmüştür. Janie ve ekibi katliamlar yapan, kanunun elinden kaçmış ve farklı kimliklerle yaşayan canavarları yok etmeye hayatlarını adamış bir örgütte görevlidirler. Shaw iş adamını yakalayıp üstlerine teslim etmek isterken Janie canavarı yok etmek istemektedir. Ewan Waller adlı iş adamının ise bu iki örgütün elemanları için farklı planları vardır.
David Baldacci‘nin çok yalın bir anlatımı var. Bunun yanında yer ve mekan tasviri ise gerçekten çok başarılı: kelimelerin doğru ve yalın anlatımı ile karakterlerin bulunduğu yerdeymişsin gibi bir hisse kapılıyorsun okurken… Bunun yanında Baldacci’nin diyalogları da çok iyi: hele hele bazı yerlerde kullandığı hiciv dolu cümleleri yok mu! Örneğin Shaw’ın bir an duâ etmek istemesi fakat kilisenin kapalı olması sonrası kurduğu ”Belli ki Tanrı geceleri kapılarını kapatıyordu.” cümlesi için bir kaç sayfa yazı yazılabilirdi! Yerinde bir tespit! Baldacci aynı zamanda karakterlerin duygularını ve psikolojilerini de iyi yansıtıyordu. Romandaki karakter sayısı ne olursa olsun: duygu ve psikolojilerini yazmadan geçmiyordu.
Karakter Analizlerine gelince:
Shaw: Yaklaşık 2 metre boyunda, uzun boylu ajanımız. Romanın ana karakteri. Duyguları ve değer verdiği insanların başına gelen kötü olaylar onun hayatta kalmasına ve tüm görevlerini başarıyla bitirmesine neden oluyor. Hayatında ilk kez değer verdiği bir insanı kaybetmesi onu ‘kesin bırakacağım’ dediği işine tekrar döndürdü. (Tam evlenmek üzereyken sevdiği kadını kaybetmişti. Bu olay Asıl Gerçek romanında anlatılıyor) Onu unutmak için görevden göreve gidiyordu. Fakat karşısına Reggie çıkınca işler değişti: onun başına bir şey gelmemesi için uğraştı. Duygularıyla, kendiyle çok mücadele etti. Evlenmek üzere olduğu Anna’yı kaybettikten sonra Katie James ile yakınlaşıyor ama onu hak etmediğini düşünüyor. Reggie ile birlikte olmasına rağmen arkadaşlıktan ötesini düşünmüyor. Bunları yapmasının en önemli sebebi ise: onları kaybetme korkusu olarak göze çarpıyor. Bu yüzden değer verdiği insanlardan kaçıyor.
Reggie: Gizli bir örgütte çalışıyor. Ailesini kaybetti. İlginçtir: romanda uzun süre ailesini kaybettiği ve nasıl olduğu konusunda herhangi bir imada bulunmadı yazar fakat birden bire romanın son kısımlarında babasının azılı bir katil olduğundan ve ailesini öldürenin de babası olduğundan bahsetme gereği duydu yazar. Bu olayların Reggie’nin psikolojisine etkisi üzerinde pek durmadı. Fakat etkilediği ortadaydı. En yakın arkadaşı ise görev aldıkları yerin hemen yakınında yer alan bir kadın mezarı. Shaw’a ilgi duyduğu belliydi. Ondan hoşlanıyordu fakat sonrasında araya Katie James girince nedense bu duyguları bir an da bitti gibi. Atletikti. Yüzmeyi seviyordu. Silah atışında uzmandı. Güzeldi. Zaten bir çok öldürdüğü ‘canavarı’ güzelliği ve çekiciliği sayesinde öldürmüştü. Girdiği görevlerde farklı isimler ile tanıyoruz onu: kitabın giriş kısmında Barbara takma adını kullanırken bir sonraki asıl görevinde Janie ismini kullandı. Katliam yapan eski KGB ajanlarından tiksiniyordu. Onları yok etmek en büyük amacıydı. İnfaz aşamasında ise bu ‘canavar’ diye nitelendirdiği kişilere yaptıkları katliamları tekrar hatırlatan bir ritüel de geliştirmişti.
Katie James: Asıl Gerçek adlı romanda Shaw’a eşlik eden ünlü gazeteci. Bedeli Ödenen Günahlar’da ise kilit isim. Shaw ile duygusal bir yakınlığı var. Fakat bir araya bir türlü gelemiyorlar.
Ewan Waller: Bedeli Ödenen Günahlar’ın kötü karakteri. Ukrayna doğumlu bir Rus KGB ajanı. Sovyetlerin yıkılması sonrası idam olmamak için öldü süsü verip ülkeden kaçıyor. Kanada’da kadın ticareti yapan fakat tüm işlerini yasal yollardan devam ettiren bir iş adamı rolüne bürünüyor. Fakat Reggie ve ekibi onu bir şekilde buluyor. (Bulma şekilleri ise kitabın en büyük sürprizi idi) Müslüman bir örgüte nükleer silah satışı yapmak istemesi ise onu Shaw’ın radarına sokuyor. Bu yüzden kovalamaca başlıyor. İşkence konusunda uzman biri. Müslüman Abdülmecit’e yaptığı işkence gerçek olamaz! dedirtiyor insana. Kendi öz babasını öldürmüştü. Babasının annesine yaptıkları onu etkilemişti. (Aslında psikolojik olarak sorunlu olan çoğu insanın küçüklüğünde babası kötü oluyor, ilginç değil mi?) Psikolojik sorunları da olduğu söylenebilir. 60 lı yaşlara geldiği için hayatında artık heyecan arıyordu: nükleer işine girmesi de bundan dolayıydı. Ne kadar plan yapsa da eninde sonunda beklemediği yerden vuruldu diyebiliriz.
Bunun dışında romanda Profesör, Whit, Liza, Dominic, Pascal, Alan, Frank gibi karakterlerde vardı.
İşte bu 2 örgüt ile Ewan’ın yolları Provence’te çakışıyor ve aksiyon filmlerini aratmayan heyecan dolu, korkutucu, vahşet esintileri taşıyan , arada da biraz romantizm estiren güzel bir roman ortaya çıkıyor: Bedeli Ödenen Günahlar.
İyi okumalar.
Kitabın Adı: Bedeli Ödenen Günahlar
Yazarı: David Baldacci
Yayınevi: Martı Yayınları
Orjinal Adı: Deliver Us From Evil
Sayfa Sayısı: 545
Goodreads Puanı: 3.90
