The Swordsman, 2019 yılı yapımlarından biri ve Geom-gaek ismiyle de bilinen bir Kore yapımı filmdir. Son zamanlarda Pandemi nedeniyle Kore sinemasına da bir göz atmak istedim. Ancak bunu yaparken ülkemizde kopyaları çekilenleri değil, aksiyon içerikli özgün yapımlara yönelmeye çalıştım. Ancak yine ülkemizdeki filmleri andıran bir yapımla karşılaştım açıkçası. (Nedeni aşağıda anlatacağım). Ülkemizde gösterime girmeyen filmin kadrosunda Hyuk Jang, Man-Sik Jeong, Joe Taslim gibi isimler yer alıyor. Choi Jae-Hoon tarafından yönetilen film, Kore sinemasının son zamanlardaki tarihi yapımları arasında yer alıyor.
Güney Kore sinemasının bol ödüllü oyuncularından Jang Hyuk filminde başrolde oynarken, biraz tanınmaz haldeydi. Joe Taslim ise The Swordsman filminin kötü karakterini canlandırıyor. Bu rolün hakkını veren mizaca sahip ve dövüş / aksiyon içerikli yapımlardaki karakterler kendisine yakışıyor. Son iddialı oyununu Warrior dizisinde görmüştük. Mortal Kombat, Hızlı ve Öfkeli, Star Trek Sonsuzluk adlı yapımlarda da yer almıştı. Kim Hyun-soo ise çocuk rolünde başarılıydı. Kore sinemasında geleceği çok parlak görülen biri olarak lanse edildiğini sosyal platformdan okuduklarımdan öğrendim. Diğer oyuncular pek ön plana çıkmadı; filmdeki tek “koreli” olmayan oyuncu tipinin de neden var olduğunu anlamış değilim, görsellik herhalde… Yılan gibi…
Geom-gaek filmi hakkında
The Swordsman filminin konusu tarihi öğeler içeriyor ancak yapımda buna fazlaca yer verilmedi, anlatılmadı. Kore tarihine uzak olduğum(uz)dan dolayı pek anlaşılır gelmedi ancak kısaca bahsetmek gerekebilir. Öğrenebildiğimiz ve filmde aktarıldığı kadarıyla Ming Hanedanlığından Qing Hanedanlığına geçiş döneminde Joseon Hanedanlığı’nda yaşayan kılıç ustalarından bir tanesinin hikayesine odaklanıyor. (Wikipedia kaynağına göre yaklaşık 500 yıl Kore’de hüküm sürmüş bir krallık olduğunu öğreniyoruz). Bu dönemin en büyük kılıç ustalarından ve kraliyet muhafızlarından biri olan flu görüşlü – kör olma tehlikesiyle karşı karşıya – Tae-yul, krala karşı bir darbede gözlerinden birini kaybettikten sonra inzivaya çekilir. Şehirden uzakta, basit bir hayat süren Tae-yul, kızının kaçırılmasının ardından onu kurtarmak için kılıcını bir kez daha kınından çıkarmak zorunda kalır.
The Swordsman filmi kılıç sahneleri başarılı
Giriş cümlemde demiştim ya; ülkemizde kopyaları çokça yapılan Kore yapımları yerine özgün bir aksiyon filmi ararken, yeşilçamın kopyası bir yapımla karşı karşıya kaldım desem, yeridir. Flu görüşlü kahramanımız, duyduklarıyla rakibinin hareketlerine çok hızlı bir şekilde karşılık veriyor ve rakiplerini alt ediyor. Bu bana Cüneyt ARKIN’ın oynadığı Korkusuz Cengaver filmini hatırlattı. (veya Tarkan’ın oynadığı filmlerde kör olduktan sonra kulaklarıyla görmeye çalıştığı sahneler). Yeşilçam filmlerini beğenmeyenler şimdi bu Kore filmini beğenmişlerdir. Benzerlik sadece sahneler değil, konu itibariyle bir çok Türk filmiyle aynı yani klişe bir konuydu. Kılıç ustalığı ve buna ilişkin sahneler oldukça iyi ama yüksek kalitede olmadığını düşünüyorum. Dövüşlerde kameranın hareketliliği ve oyuncuların performansları olayları biraz makyaj katıyor ama bende önemli bir karşılık bulamadı.
Son tahlilde hikaye klişe, kılıç sahneleri güzel ancak benden tavsiye: sadece aksiyonu önemsiyorsanız, izleyip keyfini çıkarabilirsiniz.